Bilincinizi Yönlendirecek 10 Belgesel



Evrenin ve insanın tüm bilinmezliklerinin içinde yüzerken, bazen bir belgesel akıntı yönünün değişmesine sebep olabilir. Sizlere farklı bakış açıları sunacağına emin olduğumuz bir belgesel listesi hazırladık. İyi seyirler!

Human Planet ( İnsan Gezegeni) (2011)

Yaşayan bütün canlılar gibi insanlar da dünyanın birbirinden farklı bölgelerindeki coğrafi şartlar ve iklim koşullarına kendini adapte ediyor. Diğer canlılara göre insanların bu adaptasyon konusundaki en büyük farkı, yaşadığı bölgeyi kendi konforuna göre değiştirme eğiliminde olması olarak ön plana çıkar. Bu 8 bölümlük inanılmaz belgesel, deniz ve okyanus kıyılarından sarp dağlık arazilere, çöllerden kutup bölgelerine, nehirlerden tropikal ormanlara kadar dünyanın birbiriyle benzeşmeyen bölgelerindeki insan hayatlarını ve insanların yaşamak için geliştirdiği rutinleri oldukça çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Her bölümde insanoğlu ve doğa arasındaki muhteşem, karmaşık ve bazen de meydan okuyan derin ilişkiye tanık olacaksınız. İnsanoğlunun adaptasyon yeteneğinin ön plana çıktığı bu hayranlık uyandıran belgesele, siz de diğer belgesel severler gibi bayılacaksınız. IMDB’de 9,1 puan alan ve yine IMDB'de En Çok Oylanan Diziler listesinde 17. sırada yer alan Human Planet ile eşsiz bir yolculuğa çıkmaya hazır olun.

Baraka (1992)

 "Baraka" Arapçadan birçok dile geçen "kutsanma" anlamında bir sözcükten gelir. 1992 yapımı deneysel belgesel, dünyanın çeşitli bölgelerinden nefes kesici doğa görüntüleri eşliğinde, insanın yaşadığı gezegene karşı yaklaşım biçimlerini gözler önüne seriyor. Baraka'da konuşma yok, Baraka’da standart bir olay örgüsü yok. Sadece büyük metropollerin ve mistik doğu'nun gizemli resimleri var.  İlk insanlar, eskimeyen kültürler, sanat, bozulmamış doğa, filmin temalarından birkaçı sadece. Insanoğlu ve doğa arasındaki o hassas ilişki ile dengenin bütünlüğüne dikkat çeken belgesel kolay kolay hafızalardan çıkmamasını sağlıyor. 

Samsara (2011)

1992 yapımı olan Baraka isimli belgeselin devamı niteliğinde bir yapım olan Samsara, 25 ayrı ülkede, 100 farklı yerleşim yerinde ve çekimleri 5 yıl süren son derece etkileyici bir belgesel. "Samsara" Sankrit kelimesinden gelir ve hayatın sürekli dönen, sonsuz çemberi anlamında kullanılır. Bu kelime, yönetmenlerin hayatlarımızı belirleyen sıradışı ve güçlü bağlantılar zincirini belirtme konusunda ilham kaynağı olmuştur. Dünyanın en uzak köşelerinde kameraya alınan görüntüler, insanlığın sonsuzlukla kurulu ilişkisini gözler önüne seriyor. Filmin yönetmeni Ron Fricke, kutsal mekanlar, endüstriyel bölgeler, doğa harikaları ve felakete uğramış yerleşim yerlerini ziyaret edip bu farklı yerlerden olağandışı görüntüler elde ediyor; bu manzaraları kişisel yorumlarını eklemeksizin doğanın kendi yorumuna bırakıyor.

The Century of the Self (Ben Devri) (2002)

Film süresince çeşitli psikoanalistler ve halkla ilişkiler uzmanları yer alıyor. Belgeselde, şirketlerin reklamlarında, siyasetçilerin propagandalarında, savaş sonrasında askerleri tedavi ederken psikoloji biliminden nasıl faydalandıkları kronolojik bir sıralamada anlatılmış. Sigmund Freud’un bilinçaltını araştırma tekniklerinin, kitlelerin isteklerini belirlemede kullanılarak nasıl bir tüketim toplumunun oluşturulduğu üzerine bir BBC belgeseli.

Life (2009)

LIFE BBC tarafından hazırlanan “Hayat” (Life) isimli belgesel, usta oyuncu Tuncel Kurtiz’in etkileyici sesiyle hayatı sıradışı canlılar ve sıradışı davranışlarla yeniden keşfetmek isteyenlerin asla kaçıramayacağı, muhteşem görüntülerle dolu. Belgeselde heyecan ve keşif bir arada sunuluyor.

Food, Inc (2008)

Süpermarketlerden aldığımız ve ailelerimize sunduğumuz gıdalar hakkında gerçekten ne kadar bilgi sahibiyiz? Gıda A.Ş.’de Robert Kenner gıda endüstrisinin üzerindeki örtüyü kaldırıyor, ABD hükümetinin izniyle uzun süredir müşterilerden saklanan mekanikleştirilmiş sistemi gözler önüne seriyor. Belgesel ne gibi gıdalarla beslendiğimiz, gıdalarımızın nasıl üretildiği, bu gıdaların sağlığımıza etkileri ve bu değişim dalgasının nasıl küresel gıda endüstrisini boydan boya etkilediği hakkında şaşırtıcı hatta şoke edici gerçekleri ortaya seriyor... Ödüllü yönetmen Robert Kenner, araştırmacı yazar Eric Schlosser ve Michael Pollan ile birlikte gıda sektörünü insan sağlığı, işçi hakları, hayvan hakları açılarından araştırarak sarsıcı bir şekilde gözler önüne seriyor. 

Earthlings (2005)

Shaun Monson imzalı belgesel insanlığın en temel noktalarına odaklanıyor. Gizli kameralarla çekilen belgesel hayvanların ne şartlar altında kesilerek insanların tabaklarına geldiklerini ve bunun insanların sağlığına olan etkisini irdeliyor. İnsan türünün kullandığı hayvan kaynaklı ürünleri elde ederken kullandığı insanlık dışı yöntemleri anlatıyor ve bize günlük hayatımızda fark etmeden yaptığımız ve alet olduğumuz şeylerin içerdiği vahşeti hatırlatmasıyla, insanlığın içindeki önlenemeyen şiddeti ve "güçlü doğrudur" ilkesiyle hareket eden dünyayı fark ettiriyor.

 The Corporation (2003)

“Başka yer ve zamanların Kilise, Krallık ve Komünist Parti’si gibi, günümüzün dünyasına hakim olan kurum da anonim şirketlerdir.” Kanadalı hukuk profesörü Joel Bakan’ın kitabından yola çıkılarak, Mark Achbar ve Jennifer Abbott’un yönetmenliğinde, yıllar süren girişimler ve araştırmalar sonucunda ortaya çıkan bu belgesel, kanun önünde tüzel kişi kabul edilen anonim şirketlerin doğasını, gelişim sürecini, toplumlara etkilerini ve gelecekteki muhtemel konumlarını konu alıyor. 450 saatlik kamera çekimleri ve 100 saati aşkın süren röportajlardan derlenen The Corporation, “anonim şirket”i önce kanunlar önünde kabul edildiği haliyle, bir insan olarak, ele alıyor ve psikolojik incelemesini yapıyor. 

Zeitgeist: Moving Forward (2011)

Senaristliğini ve yönetmenliğini Peter Joseph'in yaptığı Zeitgeist: Moving Forward, Zeitgeist belgeselleri serisinin üçüncü ve son filmidir. Belgesel, Günümüz sosyoekonomik pardigmalarının temelinde yatan para ve bankacılık sisteminin nasıl olup da tüm dünyadaki insanları yönettiğini anlatmakta. Toplumların geleneksel düşünce biçimlerinden kaynaklanan tüketime duyduğu arzunun nasıl bir yıkıma götüreceğini göstermeye çalışan bu belgesel aynı zamanda doğal kaynakların sürdürülebilir bir biçimde kullanılmasıyla farklı bir dünya yaratılabileceği fikrini izleyicilere sunmakta.

An Inconvenient Truth (Uygunsuz Gerçek) (2006)

Clinton dönemi ABD eski Başkan Yardımcısı Al Gore, küresel ısınma sorunu üzerine, sarsıcı bir belgeselle beyazperdede. Küresel ısınma sorunun dünyayı, beklenilenden çok daha kısa bir süre içerisinde, ne tür felaketlere götüreceği üzerinde, önemli tesbitler yapan film, Al Gore’un bu konuyu gündemde tutma çabaları üzerinden ilerliyor. 

2000 seçimlerinde, başkanlığı kıl payı Bush’a kaptıran Al Gore, aldığı yenilgiden sonra tüm mücadelesini, küresel ısınmanın yarattığı tehlikeler konusunda, tüm dünya insanlarını bilinçlendirmek ve bu tehlikeye topyekün bir dur diyebilmek için verdi. Al Gore’un kişisel portresinin de çizildiği filmin en önemli amacı, gerçekleri insanların önüne çok geç olmadan koyabilmektir.

Bonus: Feministler: Onlar Ne Düşünüyordu? (2018)

1970'li yıllarda çekilen ve feminist uyanışı yansıtan kadın fotoğraflarını tekrar ele alan bu film, o kadınların hayatını ve devam eden değişim ihtiyacını inceliyor. 1977'de bir fotoğraf kitabı, çocukluklarındaki kültürel kısıtlamalardan kurtulup insani yönlerini tümüyle kucaklayan kadınların uyanışını yansıttı. Feministler: Onlar Ne Düşünüyordu? o fotoğrafları, o kadınları ve o zamanları anımsarken, sürekli değişime duyulan acil ihtiyacı oldukça açık biçimde ortaya koyarak modern kültürümüzü hedef tahtasına oturtuyor. Filmde Jane Fonda, Lily Tomlin, Judy Chicago ve Laurie Anderson gibi kadınlarla samimi ve çarpıcı röportajlara yer verilirken kimlik, kürtaj, ırk, çocukluk ve annelik gibi konular ele alınıyor.