Filmmor ve Uçan Süpürge kadın filmleri için elele verdi



1998 yılından beri Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali, 2003 yılından beri Filmmor Kadın Filmleri Festivali; kadınları, filmlerini, deneyimlerini bir araya getiriyor, kadınlarla kadınlar için festival yapıyor. Yaşamı kadınlar için festival kılma dileğinin bir ürünü olan Filmmor ve Uçan Süpürge; 2017 yılında Kameranın Arkasındaki Kadınlar Buluşması’nda bir araya gelen kadın sinemacılar 2018 yılında birlikte hareket etme ve dayanışma kararı aldı. Alin Taşçıyan: Filmmor ve Uçan Süpürge film festivallerinden öte kurumlardır Basın toplantısında açılış konuşmasını yapan Filmmor ve Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivalleri danışmanı Alin Taşçıyan “Filmmor ve Uçan Süpürge film festivallerinden öte kurumlardır, onların bir araya gelmesi ve işbirliği yapması bütün kadın hareketine her alanda koşulsuz dayanışma için örnek olur.” dedi. Festivaller için çalışmaların hız kesmeden sürdüğünü söyleyen Alin Taşçıyan, film başvurularını almaya devam ettiklerini açıkladı. Melek Özman: Kadınlar Sinema, Festival Yapıyor Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali’nden Melek Özman ise “Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali ve Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali, bu yıl yine dayanışma içinde ama hem her zamanki gibi iki ayrı festival olarak yapılacak. Hem de iki festivalin bir aradalığında ortak program, etkinlik ve üretimlerle; kadın örgütleri ile birlikte 7 şehirde yapılacak gezici festivallerle, daha çok festival / tüm bahar festival olacak. Festival baharı, perdesini 10 Mart’ta Filmmor Kadın Filmleri Festivali’nde açacak, 17 Mart’ta Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali’nde kapatacak. Festivallerde, Kadınlar Vardır - Kadınlar Her Yerde, Bedenimiz Bizimdir - Cinsel Taciz, Anısına: Şirin Tekeli-Kate Millet, Kendine Ait Bir Cüzdan gibi tematik bölümlerde filmler, toplu gösterimler; forumlar, söyleşiler, atölyeler; Filmmor’dan Uçan Süpürge’ye Kendine Ait Bir Film atölyesi, Gezici Şirin Tekeli sergisi gibi özel etkinlikler olacak. Her şehir-festival için ortak-özgün programlar ama ille de her şehir kadınlar için buluşma, dayanışma, forum, festival alanı olacak.” “Filmmor ve Uçan Süpürge’nin yanı sıra Adana Kadın Platformu, Bağımsız Kadın İnisiyatifi, İzmir Kadın Dayanışma Derneği, Bodrum Kadın Dayanışma Derneği, Kadın Emeği Kolektifi, Kadın Emeği Kolektifi, Karadeniz Kadın Dayanışma Derneği gibi daha bir çok kadın örgütünün, kadın sinemacılarla bir arada olacağı, buluşacağı festivaller ile 2018 baharı ve hayat muhakkak ki kadınlar için festival olacak. Halime Güner: Daha Çok Dayanışacağız, Üreteceğiz, Yol Alacağız Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali’nden Halime Güner, “Türkiye’de sinema alanında kadın emeğini görünür kılmak, dünyanın her yerinden kadın yönetmenlerin ürettiklerini Türkiye’deki kadınlarla buluşturmak için yola çıktık, böyle de devam ediyoruz. Bu sene Filmmor ile birlikte, sinemayla ve sinemada bir araya gelmenin, dayanışmanın, sözümüzü çoğaltmanın önemini daha iyi fark ettik. Bizler kadın yönetmenlerin çektiği filmleri gösteren festivalleriz. Filmmor ile birlikte, 2017’de 273 kadın sinemacı ile buluştuk. O buluşmada en çok ifade edilen kelimeler “dayanışma” ve umut” oldu. Biz de bu umutla daha çok dayanışmaya geldik. Bu konuda da yolun daha başındayız... Daha çok dayanışacağız, üreteceğiz, bir arada yol alacağız. Bugün size bunu biz yaptık, denedik çok iyi bir şey demek için geldik. Sizinle bu deneyimi paylaşmak, bu bize iyi gelme halini tarif etmek istedik. Dayanışarak bir arada olmak için emek verdik. Zaten dayanışma neydi: emekti. Biz de dayanışmak için emek verdik. Çok yazıştık, çok konuştuk, çok düşündük ve nihayet eyleme geçtik. 10 Mart -17 Mayıs arası filmler, paneller, forumlar, atölyelerle baharı festivale, festivali kadınlar arası dayanışmaya taşımak istiyoruz. Bizimle olur musunuz?” dedi. Toplantıda söz alan görüntü yönetmeni Meryem Yavuz " Bu toplantının davetini aldığımda o kadar heyecanlandım ki, koşarak geldim buraya. Bir akademisyen Türkiye’deki görüntü yönetmenlerine dair bir kitap hazırlıyor ve kitapta kadın olarak bir tek bana yer vermiş ve sorular gönderdi. Konu görüntü yönetmeniyken soruların erkek görüntü yönetmenlerine de yönelik olmalıydı ki değildi, kadınlarla ilgili sorular sormuştu. Fark ettim ki bu sorulara düzgün cevaplar veremiyorum. Bu benim hayatımda yok, başkalarının hayatında benimle ilgili düşünürken var. Daha sonra, ben bunları yaşamamış olsam da, mikrofon bana uzatıldığında bunları yaşayan tüm kadınlar adına cevap vermem gerektiğini fark ettim. Bu kitabı yazan kişi, erkek görüntü yönetmenleriyle konuşurken de benim kadın görüntü yönetmeni olmanın zor olduğunu söylediğimi aktarmış ve onların görüşünü sormuş. Onlar da Türkiye’de görüntü yönetmeni olmanın zor olduğunu söylemiş. Aslında Türkiye’de kadın olmak zor. Kadın olarak kendimi ispat etmeye harcadığım yıllara acıyorum. Bir şey ortaya koymaktan çok ben de yapabilirim demeye yoğunlaşıyorsun ve erkekler buna ikna olunca mesleğinizi icra etmeye başlıyorsunuz. 10 yıldır bu işi yapıyorum ve belki bir yıldır bir kadın görüntü yönetmeni olarak kabul görüyorum, en azından kadınlar tarafından." dedi.