TV programlarında moda ve tarz konusu geçerken kullanılan yabancı terimlerin fazlalığı dikkatlerden kaçmıyor. Gerçekten de modaya dair terimlerin ve kavramların sayısını kestirebilmek oldukça güç. Sanki ayrı bir dil gibi...Çoğu da sadece Fransa'nın değil aynı zamanda modanın başkenti sayılan Paris'in diliyle yani Fransızca. Peki, modanın popüler olan terimlerine ya da kavramlarına ne kadar aşinasınız? Şimdi sıkı durun,  sizi modanın sözlük hacmindeki terimleri arasında kısa bir yolculuğa çıkarıyoruz.

MODA-STİL DÜNYASININ POPÜLER KELİMELERİ Sözlük dediysek tabii ki sizi kelimelere boğmayacağız. Sadece daha çok vurgu yapılan; modacıların, mankenlerin, stil dünyasının otoriteleri tarafından çokça kullanılan popüler kavramlarının anlamlarını paylaşacağız. İşte, TV kanallarındaki moda programlarından, moda-stil mecmualarından sizler için kioskladığımız moda kavramlarından sadece bazıları: Abiye : Sözlük anlamı “giyimli” , günlük giyimde öğleden sonra ve akşam giysilerinde uyumlu komple bir şıklığı vurgular. Avangart : Öncü, çağdaş ama çağdaşlığında ötesinde özgür ve özgün olma anlamına gelir. Serbestçe düzenlemeler, karşıtlığın birbirine uyumu anlamında da kullanılır. Body : İngilizce vicut anlamına gelir. Giyimde ise vicudu mayo gibi saran ve bacak arasında birleşen kıllu, kolsuz giysidir. Bootie : Kısa bot. Capri : Boyu dizin altında olan pantolon anlamındadır. Catwalk/ketvolk: Kedi yürüşünü andıran, podyum üzerindeki manken yürüyüşü. Coupe: Kalıpta oluşturulan;parçalı olarak kesim. Drape : Birçok büzgünün bir yerde toplanmış hali. Kelime anlamı buruşmuş, kırışmış demektir. Kumaşın giysi yapımında ince plilerle işlenerek kullanılması. Bu kullanım belde, bedende veya kalça üzerinde, giysinin belli bir bölgesinde olabildiği gibi giysinin tümünde de olabilir. Demode: Modası geçen. Elegan: Şık, zarif. Feminen: Kadınsı. Gusto:  Beğeni, zevk. Haute Couture/otkutür: kişinin özel beğenisine göre tasarlanmış, özel tasarım elbise anlamına gelen ve Fransızca‘dan gelen bir moda terimidir. Tam karşılığı ise “ısmarlama”dır. Genellikle üst gelir seviyesinde elit müşterilerin beğenisine göre hazırlanan giyim türüdür. Yani kişinin kendi tercihlerine (renk, aksesuar, taşlar v.b.) göre yapılan tasarımlardır. Gelinlik buna en iyi örneklerden biridir. Couture: Couture kelimesinin sözlük anlamı; elbise dikmek, dikiş veya iğne ile işlemek anlamına gelmektedir. Houte Couture gibi kişiye özel anlamı içermez. Kitsch/kiç: Değersiz nesne, niteliksiz ya da aşırı süslü olarak algılanan biçimler ve sanat yapıtları için kullanılan aşağılayıcı terim. Lame: Altın veya gümüş varakla süslenmiş, madeni lifler kullanılarak dokunmuş kumaş. Look/Luk: Görünüş, ifade, tarz. Maskülen: Erkeksi. Modelist: Kalıpçı, model çıkaran kimse. Payet: İşlemelerde kullanılan dekoratif pul. Pretaporte: Hazır Giyim. Proporsiyon: Nispet, oran. Parçaların birbirine olan oranları, parçalar arasındaki ilişkiler. Vintage/Vintıc: Eski, geçmişe değin. Retro: Geri, geriye doğru, modada geçmişe dönüş eğilimi. Sofistike : Karmaşık yapılı. Stilist: Tarzı belirleyen. Stiletto: Yüksek ve ince topuklu bayan ayakkabısı. Straples: Omuzları tamamen açıkta bırakarak vücudu saran ve belde biten küçük giysi. Trend-Setter: Modayı ve eğilimleri belirleyen kişi. Volan: Verev kumaştan kavisli olarak kesilip, giysiye dar kenarlarından düz eklendiğinde geniş tarafıyla fırfıra dönüşen parça. Fırfır yapılacak parça düz kesilip büzgülerle zenginleştirilir. Volanda ise büzgü yoktur.