Tatilde göz sağlığını tehdit eden yanlışlar



Yaz mevsiminde kimilerimiz tatil için deniz kenarlarını tercih ederken, kimilerimiz de havuz alternatifini değerlendiriyor. Sıkça uyguladığımız bazı hatalı alışkanlıklarımız var ki gözlerde çeşitli sorunlara yol açarak tatil keyfimize gölge düşürebiliyor. Üstelik en küçük bir ihmal gözlerdeki sorunu daha da büyütebiliyor, hatta kalıcı görme kaybına bile neden olabiliyor. Her zaman olduğu gibi tatilde de gözlerimizi olası tehlikelerden korumak için dikkatli olmalıyız.

  Acıbadem Kadıköy Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehdi Süha Öğüt tatilde göz sağlığını korumanız için vazgeçmeniz gereken alışkanlıkları anlattı, önemli önerilerde bulundu.Öğüt, bilinçsizse yapılan bazı şeylerin göz sağlığımızı doğrudan tehdit ettiğini anlattı. GÜNEŞE ŞAPKASIZ ÇIKMAK Güneşin zararlı ultraviyole ışınları gözlerde batma ve yanmanın yanı sıra katarakt oluşumuna ve sarı nokta hastalığına yol açabiliyor. Bu nedenle güneş ışınlarının en etkili olduğu 10.00-16.00 saatleri arasında mümkünse dışarıya çıkmayın. Eğer güneşe çıkacaksanız geniş sperlikli şapka ve güneş gözlüğü kullanmayı ihmal etmeyin.  GÖZLÜKSÜZ GÜNEŞE ÇIKMAK Güneş gözlüklerinde dikkat etmeniz gereken en önemli nokta, gözlük camlarının ultraviyole ışınlarını bloke edebilir özellikte olmaları. Unutmayın ki güzel görünümlü, ancak ultraviyole koruyuculuğu olmayan güneş gözlükleri zararlı olan ultraviyole ışıklarının göze daha fazla girmesine neden olacaktır. Bunun yanı sıra ultraviyole ışınları çevreden de yansıdığı için yanları kapalı ve yüzü saran güneş gözlüklerini kullanmanızda fayda var. Gözlüğün yüzünüze tam oturduğundan da emin olun. Günlük yaşantınızda numaralı gözlük kullanıyorsanız yaz aylarında numaralı güneş gözlüklerini tercih etmelisiniz. LENSLERLE HAVUZA GİRMEK Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehdi Süha Öğüt kontakt lenslerin dikkatsiz kullanımının da yazın göz enfeksiyonlarına neden olabileceği uyarısında bulunarak şu bilgileri veriyor: “Kontakt lensle havuza veya denize girmek, enfeksiyona yol açan etkenlerin lense yapışmasına ve göze bulaşmasına yol açabiliyor. Bu nedenle mümkünse kontakt lensle denize ve havuza girmeyin. Deniz ve havuzda numaralı yüzme gözlükleri kullanabilirsiniz. Yüzme gözlüğü aynı zamanda havuzların hijyeni için kullanılan kimyasal maddeler nedeniyle gelişebilen alerjiye karşı da etkili olacaktır. Kontakt lens kullanmanız gerekiyorsa günlük lensler tercih etmeli ve üzerine yüzme gözlükleri takmalısınız. Bu lensler havuza ve denize girilse de hemen atıldığı için enfeksiyon riski azalıyor.” MAKYAJLA GÜNEŞLENMEK Gözdeki makyaj malzemeleri ve güneşten korunmak için kullanılan kremlerin göz çevresine yaklaştırılmaları bu maddelerin güneş altında eriyerek göze temas etmesine sebep oluyor. Bu durum da gözlerde kızarıklık, batma, kaşıntı, sulanma gibi yakınmalara yol açıyor. KLİMALI ORTAMDA UZUN SÜRE DURMAK Klima gözyaşının normalden daha fazla buharlaşmasına, bunun sonucunda da gözlerde kuruluk, yanma, batma, kaşıntı ve bulanık görme gibi sorunlara yol açabiliyor. Prof. Dr. Mehdi Süha Öğüt bu sorunla karşılaşmamak için klimalı ortamda havayı nemlendiren cihazlardan yararlanmak gerektiğini belirterek, “Eğer yakınmalarınız devam ediyorsa bir göz hekimine danışmak ve gerekirse suni gözyaşı damlaları kullanmak yararlı olacaktır” diyor. GÖZLERİ OVUŞTURMAK Kumsalda, oyun parkı ve kum havuzlarında yetişkinler ile çocukların gözlerine kum kaçması sıklıkla karşılaşılan bir tablo. Bu durumda gözler kesinlikle ovuşturulmamalı ve bol suyla yıkanmalı. Eğer gözde kızarıklık, sulanma, batma ve çapaklanma oluyorsa bir göz hekimine muayene olmak gerekiyor. BAKIMSIZ HAVUZLAR GÖZLER İÇİN DE TEHLİKE SAÇIYOR Öte yandan yazla birlikte havuza bağlı göz rahatsızlıkları artar. Özellikle kalabalık ve temizliği yeterince yapılmayan havuzlar göz enfeksiyonlarına neden oluyor. Temizliğinden emin olunmayan havuzlara girmemek, deniz gözlüğü kullanmak ve sudan çıkar çıkmaz duş almak önemli.

Havuzdan bulaşan enfeksiyonlar:

Konjonktivit Klorlama veya farklı dezenfeksiyon yöntemleriyle temizlenmemiş havuz sularından bulaşan bakteri, virüs ve parazitlerin neden olduğu hastalıkların başında konjonktivit gelir. Batma, kızarıklık, yanma, çapaklanma, kapaklarda şişlik ve göz içinde su toplanması gibi şikayetlerin yaşandığı konjonktivitte ağrı da yaşanabilir. Geç kalınması durumunda geri dönüşü olmayan sorunlar yaşanabilir. Kimyasal Konjonktivit Fazla oranda klorlanan suya maruz kalan gözlerde kimyasal konjonktivit gelişebilir. Yani havuzun ne az ne de çok klorlanması gerekir. Havuz suyundaki aktif klor düzeyi 0.3-0.6mg/l, pH değeri ise 7.2-7.6 değerleri arasında olmalı. Kimyasal konjonktivitte, kaşıntı batma ve aşırı kızarıklık belirtileriyle, sulanma ve ışığa hassasiyet yaşanır. Alerjik reaksiyonlar Özellikle alerjik bünyeli kişilerde klora bağlı reaksiyonlar da gelişebilir. Bu nedenle özellikle alerjik yapıda olanların deniz gözlüğü kullanarak havuza girmeleri hem kimyasal hem de enfeksiyon etkenlerine karşı gözleri korur. Kornea iltihabı Virüs ve bakterilerin gözün kornea kısmına yerleşmesi sonrasında keratit yani kornea iltihabı gelişir. Keratitte gözün saydam tabakası üzerinde beyaz leke oluşur, şiddetli batma ve ağrı yaşanır. Daha derin kornea enfeksiyonlarında ise ülserleşme ve kornea delinmesi görülebilir. Kornea enfeksiyonları, görmenin azalması ve hatta kalıcı görme kaybına dahi neden olabilir. Bu nedenle belirtiler başladığında hızlı bir şekilde tedavi edilmesi gerekir. Kontakt lens kullananlarda keratit görülme olasılığı daha fazladır.