Dün Yapılan Seçimlerin Sonuçları Bugün Yaşanıyor

  • 23 Dec 2025

Son zamanlarda çokça karşılaştığım söylemler hep bir şikayet ve sızlanmaya dayalı. Aslında hayat, belli bir yaştan sonra tesadüflerle değil, seçimlerimizle ilerliyor.



Bugün o sızlandığımız, şikayet ettiğimiz durumlar, yaşadıklarımız; dün aldığımız kararların, yaptığımız tercihlerinin ve çoğu zaman görmezden geldiğimiz seçimlerin bir sonucu. Bu nedenle hayatımızdan memnun değilsek, suçu şartlarda ya da başkalarında aramadan önce durup şunu sormak gerekiyor:

Ben hangi seçimi yaptım?

Elbette doğduğumuz yer, ailemiz, çocukluğumuz bizim kontrolümüzde değil. Kimse hayata eşit koşullarda başlamıyor. Ama bu gerçek, hayatın geri kalanının da otomatik pilota bağlandığı anlamını taşımıyor. Aksine, belli bir noktadan sonra rotayı belirleyen tek şey, bilinçli ya da bilinçsiz yaptığımız seçimler oluyor.

Bir karar almadan önce kendime şu üç soruyu sorarım.
Bu seçim bana kısa vadede ne getirir?
Orta vadede hayatımda neleri değiştirir?
Uzun vadede beni nasıl bir yaşama taşır?

Bu soruların cevaplarını sadece zihnimde dolaştırmam; yazarım veya hayatı paylaştığım kişi veya kişilerle enine boyuna günlerce konuşurum.  Hatta birkaç güne yayarak düşünürüm ve kendime sesli bir şekilde de sorarım. Bu şekilde durumu çok daha güçlü idrak ederim, böylece seçimlerimin detaylarını ve sonuçlara etkisini gözden kaçırmadan yakalayabilirim. Çünkü her seçim, hayatımızın mimarisine eklenen yeni bir yapı taşıdır. Aceleyle konulan taşlar, zamanla en çok yükü ağırlaşan taşlar olabiliyor.

Şunu da açıkça kabul etmek gerekiyor: Hepimiz kendimiz için uygun olmayan yanlış seçimler yapabiliriz.
Yanlış arkadaşlıklar kurabilir, yanlış eşle bir yolculuğa çıkabilir, yanlış işte yıllarımızı harcayabilir, yanlış bir evde ya da bize iyi gelmeyen bir semtte yaşamayı seçebiliriz. Bunların hiçbiri insan olmanın dışında değildir. Asıl kritik olan nokta şudur: Bu yanlışları fark ettiğimiz hâlde sürdürmek de, onları düzeltmek için göstereceğimiz çaba da ayrı ayrı birer seçimdir. Ve gördüğüm o ki, çoğu zaman hayatımızı keyifsiz, memnuniyet duymadığımız bir noktaya taşıyan nokta ise yapılan yanlış değil; o yanlışı devam ettirme kararıdır.

Kendi hayatıma dönüp baktığımda, bulunduğum noktanın bir tesadüf olmadığını çok net görüyorum. Aldığım her karar, yaptığım her tercih doğru ya da yanlış beni bugüne taşıdı. Bu yüzden özellikle sürekli şikâyet eden, bulunduğu durumdan sızlanan insanlara hep şunları söylüyorum:
Dönün ve bakın.

Sizi buraya getiren hangi seçiminizdi?

Bu yüzleşmeden sonra aslında önünüzde yalnızca iki yol var.
Ya mevcut durumu kabullenir, sorumluluğunu alır ve yolunuza devam edersiniz…
Ya da yeni bir seçim yapar, yön değiştirirsiniz.

Ama üçüncü bir yol varmış gibi davranmak yani sızlanmak, bilmelisiniz ki hiçbir şeyi değiştirmiyor. Aksine, dışarıdan bakıldığında sizi sorunlarını çözemeyen, hayatının direksiyonuna geçmekten kaçan aciz biri gibi gösteriyor. Elbette böyle görünmek isteyenler için sorun yok; sızlanmaya devam edilebilir. Ama hayatını gerçekten istediği yönde ilerletmek isteyenler için bu, en verimsiz seçenek.

Çünkü hayat, şikâyetle değil; seçimlerle şekilleniyor.

Bugün yaşadığınız hayattan memnun değilseniz, mucize beklemeyin. Dönüp geçmişinize bakın ve şu soruya dürüstçe cevap verin:
“Bu durum, hangi seçimlerimin sonucu?”

Cevap netleştiğinde, yol da netleşiyor.
Ve unutmayın: Her yeni seçim, yeni bir hayat ihtimalidir.

Hatta şimdi seçimlerinizi gözden geçirmeye başlayabilirsiniz.
Hayatımda beni aşağı çeken ama değiştirmediğim hangi durum, aslında sürdürmeyi seçtiğim bir yanlış? Sorusunu cevaplayabilirsiniz. Yeni bir yıla yepyeni bir bakış açısı ile başlayabilir, daha mutlu olacağınız bir döngüyü başlatabilirsiniz.

Cevabı yazarak benimle de paylaşabilirsiniz.
Çünkü yazılan her cevap, yeni bir seçimin başlangıcı noktasında itici bir kuvvet olacaktır.

Ve her zaman belirttiğim gibi;

Nezaket ve zarafet ile iletişimde kalalım. 

Kioskla Kalın.

Yorum Yap

Yazarın Diğer İçerikleri

Zor Zamanlar, Büyük Acılar ve Birbirimize Kenetlenme Zamanı
Fonda Hep Mi Ünzile Çalacak, Hiç Mi Bitmeyecek
Kız Kardeşlikler ve Hikayeleri Daima Çok Özeldir
Eğer Bir Seçim Yoksa Sonuçlarına Katlanabileceği Bir Yaşam da Olmamalı
İletişim Yetinizin Hakkını Verebiliyor musunuz?
Biz Olduğunuzda
Başarı Dediğin Şey
Kadının ve Türk Kadınının Değeri
Ne Menem Bir Duygudur Şu Kibir
Bende bu toplumun bir kadın üyesi olarak dile gelmek istedim.
Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü
İnsanlığın En Masum Hali
Kutlamalar Yetmez